HÂFIZ-I ŞİRAZİ
Hâce Şemseddin Muhammed-i Hâfız-ı Şirazi kalsik İran edebiyatının en büyük arif ve şairlerindendir. Doğum tarihi, kesin ve net olarak saptanmamışsa da m.1320li yıllarda Şîraz’da doğduğu bilinmektedir. Çocukluk yıllarında çok yoksulluk yaşayan Hâfız zor şartlarda da olsa bir süre mektepte okuduktan sonra dini bilimler ve edebiyat araştırmalarına yönelmiştir. Hâfız bir çok düşünür ve arif gibi uzun süre inzivaya çekilerek tamamen hayal ve düşünce alemine kapıldı. Bu yüzden de ömrünün tümünü Şîraz’da geçirdi.
Edebiyatta üstat olan aynı zamanda tasavvufla da derinden ilgilenen Hâfız, son derece üstün zekâsı sayesinde yazdığı gazellerle herkesi hayrete düşürmüştür. Onun belirgin özelliklerinden biri derin mistik kavramlar içeren hikmetli sözleri, en güzel şekilde ifade etmesidir. Hâfız, tıpkı İranlı şairlerin pek çoğu gibi hayattayken bile hakkettiği üne kavuşmuş, kısa süre sonra da dünyaca tanınan bir isim olarak dillere destan olmuştur. Gazeller, Mesnevi, Sakînâme, Kıt’alar ve Rubaîlerden oluşan Divanı, Hafız’ın en büyük eseridir. Hafız hiçbir zaman yazdığı gazelleri kitap haline getirmeyi düşünmemiş, ancak ders arkadaşı olan Muhammed Gülendam adlı bir dostu bu görevi üstlenmiştir.
Hafız’ın Divanı Türkçe başta olmak üzere pek çok dile çevrilmiş ve birçokları tarafından bu değerli esere şerhler yazılmıştır. Bunların en önemlileri Sûdî-i Bosnevî, Surûrî ve Şemî’nin yazdığı şerhlerdir.