SENÂİ-Yİ GAZNEVİ
On birinci ve on ikinci yüzyılların ünlü şair ve mutasavviflerinden olan Ebu’l-mecd Hekim Mecdüddin Senâi-yi Gaznevi Ḥadîḳa’sını yazmaya başladığında altmış yaşında olduğunu belirttiğine göre 1071-72 yılında Gazne’de doğduğu söylenebilir. Gençlik döneminde Mesut bin İbrahim Gaznevi ve Behram Şah’ın sarayında metih şiirleri yazan Senâî, Horasan’a yerleştikten sonra, bu bölgenin mutasavvifleriyle görüşmeleri sonucunda ruh halinde esaslı bir değişikliğe uğrar ve bu değişiklik sonucunda bir süre inzivaya çekilir.
İnziva hayatı ardından Senâi, yeni kişiliğiyle ortaya çıkar ve o tarihten itibaren, irfan, bilgi ve hikmet temaları içeren kasideler ve manzumeler yazmaya başlar. Senâi, tarikat ve seyr-ü suluk alanında şeyh Ebu Yusuf Hamedani’nin müridi olduğunu söylerken erdem ve fazilet sahibi olarak bilinen Mevlana da Senâi’nin müridi ve takipçisi olduğunu vurgular.
Fars edebiyatının en büyük ve en ünlü mutasavvif şairlerinden biri olan Senâi, Fars şiirinde üslup sahibi ve yenilikler yaratan bir isim olarak bilinir. O irfani (tasavvufi) kavramları şiir diline aktaran Fars Edebiyatında tasavvufi mesnevi nazım şeklinin kurucusu sayılır.
Şiir hayatının ilk döneminde daha çok hükümdarları methiye (övgü) şiirleri yazan ve bu üslupta Unsuri ve Ferruhi’yi taklit eden Senâi, ikinci döneminde ruh halinde meydana gelen değişiklikler sonucunda, dini kavramlar içeren ve irfan boyutlu şiirler yazmaya başladı. Zamanının çeşitli bilim dallarında bilgi sahibi olan ve şiirlerinde bilimsel kavramları da işleyen Senâi’nin eserlerinin anlaşılması zor. Dolayısıyla ağır kavramlar içerdiği için ancak ilgili alanlarda uzman kişilerce yorumlanabilir. Onun ortaya koyduğu bu üslup Fars dilinde büyük değişiklikler yaratmış ve şiirlerde daha önce izlenen sade üsluptan irfan, hikmet, züht, tasavvuf ve hitabet üslubuna yönelme, bu dönemde başlamıştır. Onunla aynı asırda yaşayan şairler arasında, Mesud Sad-i Salmân, Osman Muhtari, Seyyid Hasan-i Gaznevi, Muizzi, Enveri ve Sûzeni gibi ünlü ismler belirtilebilir.
Senâi’nin en önemli eserleri :
Hadîkatü’l-hakika ve şeriatü’l-tarika,
Seyrü’l-ibâd ile’l- Meâd
Divan’ındaki Kasideler ve Gazeller :
Akılname
Tariku’t-tahkik
Tahrimetü’l Kalem
Mekâtib-i Senâi
Karname-i Belh
Aşkname
Senâi âbâd